DW Türkçe’de yer alan habere göre, İsveç’in NATO’ya Katılım Protokolü TBMM Dışişleri Komisyonu’nda gün boyu yapılan görüşmelerde ele alınırken, Komisyon İsveç’ten taahhütleri ile ilgili daha çok bilgi alınması ve durumun yeniden değerlendirilmesi gerekçeleriyle görüşmeleri belirsiz bir tarihe erteleme kararı verdi.
Komisyon bugün saat 13.15’te toplanmasının ardından gündemindeki toplam 8 uluslararası anlaşma içinde üçüncü sıradaki İsveç protokolünü de görüştü. İktidar ve muhalefet partileri milletvekillerinin yanı sıra Dışişleri ve Adalet Bakanlığı yetkililerinin yaptığı konuşmalar ve bilgilendirmeler sonrasında protokolün onayı için oylamaya geçilmeden bekleme kararı alındı.
Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, çoğunlukla AK Parti milletvekillerinden gelen görüşmelerin uzadığı ve ayrıca ilgili başka yetkililerin de katılması, daha çok bilgi alınması gibi taleplere karşılık eğer herkes hemfikir ise protokol için beklenebileceğini belirtti. Oktay “Bizim gösterdiğimiz hassasiyeti ne yazık ki muhataplarımız bize göstermemekte” diyerek, Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda hareket edilmesinin kendileri için önemli olduğunu kaydetti.
Daha sonra AK Parti Milletvekilleri Ali Şahin ve Seda Gören Bölük’ün verdiği görüşmelerin maddelerine geçilmeden ertelenmesine dair önerge yapılan oylamada kabul edildi. Önergenin gerekçesinde “Önerge ile görüşülmekte olan konunun açıklığa kavuşmaması ve müzakerelerin yeterince olgunlaşmaması nedeniyle TBMM İç Tüzüğü’nün 26. maddesi gereğince teklifin maddelerini geçilmemesi ve toplantının sonlandırılması amaçlanmaktadır” denildi. Dışişleri Komisyonu’nda toplam 27 üye bulunuyor ve Başkan Fuat Oktay hariç olmak üzere 14 isim Cumhur İttifakı’ndan. Komisyonlarda kararlar oy çokluğu ile alınıyor. Komisyon’un bir daha ne zaman toplanacağı şu an için net değil.
İsveç’in NATO’ya Katılım Protokolü Meclis’in açılmasının beklenmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından imzalanarak 23 Ekim’de TBMM’ye sevk edilmişti. Protokol 25 Ekim’de de TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından ilgili komisyona yani Dışişleri Komisyonu’na gönderilmişti
OKTAY: “ENDİŞELER GİDERİLEMEDİ”
Komisyon toplantısının sonlandırılmasının ardından gazetecilerle konuşan Oktay, komisyonun bir daha ne zaman toplanacağı sorusu üzerine “uygun olan bir tarihte” yeniden toplanılacağını belirterek net bir takvim vermedi.
Oktay, İsveç’in verdiği taahhütlere rağmen halen Komisyon üyelerinin endişelerinin tam olarak giderilemediğini belirterek, “Güvenlik şemsiyesine alacağınız bir üyenin sizin güvenliğinizi tehdit edecek unsurlara karşı hassas olmasını beklemeniz kadar doğal bir şey yok” dedi. İsveç’ten belki bu endişelere dair yeni adımlar ve yanıtlar gelebileceğini belirten Oktay, alt komisyona sevk ihtimalinin şu an için söz konusu olmadığını da kaydetti.
Oktay, İsveç’in gerekli yasaları çıkarmış olabileceğini ama uygulama boyutunun da önemli olduğunu söyleyerek, “Biz aynı netlikte uygulamanın olmasını arzu ediyoruz. Propaganda devam ediyor, finansman boyutunun azalsa da devam ettiğini görüyoruz. Her türlü PKK bayraklarının sokaklarda olduğunu görüyoruz. Kutsallara saldırı da aynı şekilde…” dedi.
KOMİSYON’DA NELER KONUŞULDU?
Dışişleri Komisyonu’nun iktidar ve muhalefet milletvekillerinin görüşlerini belirtmesinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı yetkilileri de oturum sırasında söz alarak bilgilendirme yaptı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Burak Akçapar, İsveç’in üstlendiği taahhütlerle ilgili kapsamlı mevzuat değişikliklerine gittiğini, anayasa değişikliği yaptığını hatırlatarak, terör örgütüne katılımın ilk kez İsveç’te suç haline getirildiğini belirtti. Terörle mücadelenin uzun soluklu olduğuna ve İsveç’in taahhütlerinin takibinin bundan sonra da gerekeceğini belirterek, Türkiye Finlandiya ve İsveç arasındaki daimî ortak mekanizmanın İsveç’’n üyeliğinin ardından da sürdürüleceğini bildirdi. İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, İsveç’in üyeliğinin Türkiye için hassas bir konu haline geldiğini ifade ederek, İsveç ile imzalanan metinlerin “daha çok temennilerden” oluştuğunu kaydetti. Macaristan’ın da bu onayı hala vermediğini hatırlatan Zorlu, NATO’nun açık kapı politikasına karşı olmadıklarını ancak İsveç’in gerekli adımları atıp atmadığına dair daha iyi bir takip sürecinin geliştirilmesi gerektiğini belirtti.
Zorlu “Türkiye’nin elindeki bu kartı iyi kullanması gerekir. Teröristlerin iadesi için somut adımların kontrol edilerek daha şeffaf ve somut bulgularla paylaşılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle bu teklifin komisyondan geri çekilmesinin daha doğru olduğunu düşünüyoruz” dedi. Saadet Partisi Milletvekili Kani Torun da İsveç’in yol haritası ile ilgili tatmin olmadığını belirterek, bu onayın karşılığında ne alınacağının daha net şekilde öğrenilmesi gerektiğini belirtti ve “Bizim asıl muhatabımız İsveç değil NATO’nun asıl patronları olan ABD, İngiltere ve AB’dir” dedi.
İSVEÇ KAÇ KİŞİYİ İADE ETTİ?
Komisyon görüşmeleri sırasında Oktay ve milletvekilleri Bakanlık yetkililerine sorular da yöneltti.
Komisyon Başkanı Oktay’ın Dışişleri Bakan Yardımcısı Akçapar’a İsveç’in Türkiye’ye bir yol haritası verip vermediğini sorması üzerine, Büyükelçi Akçapar İsveç’in yol haritası taslağını hazırladığını ve NATO üyeliği ile birlikte sunacağını, güvenlik ve iş birliği komitesinin de o zaman kurulacağını kendilerine bildirdiğini aktardı. Oktay da bu yanıt üzerine İsveç’ten yol haritası ile ilgili daha kapsamlı bilgi istenmesini ve Komisyon’a sunulmasını talep etti. Akçapar bir başka soruya karşılık şimdiye kadar İsveç’ten PKK ile iltisaklı 1 kişinin sınır dışı edildiği bilgisini de verdi.
CHP Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı’nın İsveç’ten toplam kaç kişinin talep edildiğini sormasına karşılık Akçapar, Adalet Bakanlığı yetkilisine söz verdi. Adalet Bakanlığı yetkilisi Kasım Çiçek bugüne kadar İsveç’ten son on yıllık dönemde iade amacıyla terör suçundan 32, adi suçlardan ise 37 kişi için talepte bulunulduğunu kaydetti. Salıcı, “Eğer FETÖ onlarda bir terör örgütü değilse o durumda bizim iadesini istediğimiz kişileri neden versinler?” diye konuşarak, bu durumun bir çelişki oluşturduğunu ve “FETÖ’nün de onlar tarafından terör örgütü olarak tanınması için çabalanması gerektiğini” kaydetti. Oktay, yaklaşık 3 buçuk saat süren görüşmelerin bir bölümünde Akçapar’dan ABD’deki F-16 satışı ile ilgili son gelişmeleri de sordu. Akçapar, Kongre’de başlaması gereken sürecin henüz başlamadığını ve ABD’den müttefiklik ruhuna uygun hareket etmesini beklediklerini, bu talebin ön koşulsuz ve bir an önce sonlandırılmasını umduklarını kaydetti.
CHP Milletvekili Namık Tan, İsveç protokolüyle ilgili Oktay’ın daha önce “Bizim de önceliklerimiz var” dediğini hatırlatarak, Oktay’a “Ne oldu da siz birdenbire yurt dışı seyahatinizi iptal ederek protokolü gündeme getirdiniz?” sorusunu yöneltti. Oktay, İsveç’in katılım protokolünün öncelik açısından daha önemli görüldüğünü ve bu nedenle Uzak Doğu ziyaretini sonra yapacaklarını bildirdi.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Protokolün Komisyon’da yeniden ne zaman ele alınacağı ile ilgili net bir tarih bulunmazken, Oktay milletvekillerinin programına göre belki gelecek hafta yapılabileceğini kaydetti.
Protokol Komisyon’da kabul edilmesi durumunda diğer tüm yasa teklifleri ve uluslararası anlaşmalar gibi Genel Kurul’a sevk ediliyor. Bir yasa teklifinin ya da anlaşmanın Genel Kurul gündemine alınması için ise standart bir takvim bulunmuyor. TBMM Genel Kurulu’nun gündeminde aralık ayında kabul edilmesi beklenen bütçe görüşmeleri bulunuyor.
Erdoğan partisinin grup toplantısı sonrasında gazetecilerin “İsveç’in NATO üyeliği konusunda takdir Meclis’in dediniz. Yarın komisyonda olacak fakat İsveç’ten halen terörle mücadele konusunda somut adım göremedik” sorusu üzerine “Şu anda bizimki komisyonda. Bir taraftan plan bütçe çalışmalarımız var. İsveç ne yapıyor ne ediyor onu da takip ediyoruz” demişti.
2024 bütçesinin görüşmeleri halen Plan ve Bütçe Komisyonu’nda devam ediliyor. Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinin 24 Kasım’da sona ermesinin ardından 2024 yılı bütçesinin 4-15 Aralık günleri arasında TBMM Genel Kurulu’na gelmesi bekleniyor.
ABD İLE F-16 SÜRECİNİN ÖNEMİ
İsveç’in NATO’ya katılımı için Genel Kurul gündemine alınması ve onaylanmasında Ankara için İsveç’in taahhütlerinin yanı sıra önemli olan bir diğer husus ise Türkiye-ABD ilişkileri.
ABD’nin F-16’larla ilgili atacağı adım ile İsveç’in üyelik onayı süreçlerinin eş zamanlı şekilde yürütülmesi bekleniyor. Türkiye ABD’ye 2021’de yaptığı başvuru ile hava savunması açısından önemli olan 40 adet yeni F-16 ile mevcut 80’e yakın F-16’nın da modernizasyon kitlerini talep ediyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın F-16 satışı ile ilgili Kongre’ye bildirimde bulunması gerekiyor ve bu bildirimin ardından 15 günlük sessizlik süreci önemli. Bu süreçte bir itiraz gelmemesi gerekiyor. Protokolün komisyonda kabul edilmesinin ardından Genel Kurul gündemine alınması için ABD’den yapılacak bu bildirimin beklenebileceği öngörüler arasında. Bu arada Erdoğan ABD Başkanı Joe Biden ile resmi ziyaret çerçevesinde görüşme arzusunu yeniden dile getirdi. Erdoğan İslam İş birliği Teşkilatı ve Arap Ligi Ortak Zirvesi kapsamında gittiği Suudi Arabistan’dan dönüşünde uçakta “ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken daha yeni buradaydı. Herhalde bizi bundan sonra Biden ağırlar. Benim Biden’ı aramam şık olmaz” sözleriyle beklentisini ortaya koydu. Erdoğan Biden ile uluslararası toplantılar marjında bir araya gelmesine rağmen Beyaz Saray’da resmi ziyaret ile halen ağırlanmadı.
PROTOKOL NELER İÇERİYOR?
İsveç’in NATO’ya katılım protokolünde Finlandiya’nın üyeliğine Türkiye’nin de İttifak üyesi olarak onay verdiği ve 4 Nisan 2023’te katılımın tamamlandığı hatırlatılıyor.
Protokolde ayrıca İsveç ile ilgili yaşanan süreçteki önemli dönüm noktalarına ve toplantılar özetlenerek, şu ifadelere yer veriliyor:
“Son (10 Temmuz) toplantıda İsveç en üst düzeyde, Üçlü Muhtıradaki kayıtlı taahhütlerini uygulamaya dair bir yol haritası sunma; bakan seviyesinde ikili düzeyde bir güvenlik iş birliği mekanizması tesis etme ve ülkemizin AB üyelik sürecini güçlü bir şekilde desteklemeyi taahhüt etmiştir.”
Türkiye’nin NATO’nun “açık kapı politikasını” desteklediğine de dikkat çekilen protokolde, “Gelinen aşamada, Üçlü Muhtırada kayıtlı taahhütler, 10 Temmuz 2023 tarihli ortak açıklamada yer alan unsurlar, İsveç’le ikili ilişkilerimiz, bu ülkenin NATO’yla kapsamlı ortaklık ilişkisi ye birlikte çalışabilirliği bakımından eriştiği seviye dikkate alındığında, İsveç’in NATO ya üyeliğinin Türkiye’ninki dâhil Avrupa-Atlantik güvenliğine katkı sağlayacağı kanaatine varılmıştır” deniliyor.
patronlardunyasi.com